Sizin için mutfaktayız...

Yemek yapmak sevginin bir ortaya çıkış şeklidir, bir tören gibidir. İster kendinizi, ister yemeğe eşlik edecekleri, isterseniz sadece hayatı sevin, sevgi olmadan ister sucuklu yumurta ister imam bayıldı pişirin birşeye benzemez...
Ama yemek sevilen insanlara ve seve seve yapılıyorsa - ki bu yapilan yemegi yuzde yuz etkiler- içine kattıklarınızdan bagımsız olarak pek bir lezzetli olur.

Hazırladığımız lezzetlerimiz ve günlük menülerimizi aşağıdaki web sitemizden de izleyebilirsiniz.

www.potikaremutfak.com


Görüşmek dileğiyle...

3 Eylül 2010 Cuma

Sizler için sofra kurmaya devam ediyoruz....


Sevgili Misafirlerimiz,
sizler için hergün lezziz sofralar kuruyoruz ama bugün mutfak ve servis ekibi arkadaşlarımız Funda,Serkan ve Gülşah ile tanımının tam karşılığı olan "sofra kurma" işini yaptık. Ellerimizde tornavida ve matkaplarla sizler için 4 kişilik yer daha açtık. Artık öğlenleri beklemek yok...!
:)
Potikare Mutfak

20 Ağustos 2010 Cuma

Çilekli-Naneli Potikare Limonatalar

Buz gibi Sade-Çilekli ve Naneli limonatalarımızı ister mutfağımızdan yemeklerimizle ister evde afiyetle içmenizi tavsiye ederiz.
Kalabalık misafirleriniz mi geliyor? Merak etmeyin, "size özel" hazırlayacağımız litrelik boyları da var. Tek yapmanız gereken bize bir saat öncesinden haber vermek....Size zahmet olmasın!

30 Haziran 2010 Çarşamba

Özel Gecelere Potikareli Özel Yemekler ve Potikare DJ



Merhaba,
Geçen cumartesi akşamı Galata kulesinin hemen yanındaki bir çatı katındaki partiye -özel ziyafet- hazırladık.
Muhteşem tatların yanında ekip üyemiz Funda kısa bir süreliğine DJlik servisi de yaptı ve gecenin sonunda DJ Fu oldu. :)
Pötikare Mutfak Ekibi

4 Haziran 2010 Cuma

PÖTİKARE'Lİ MANGAL KEYFİ :)


Ev yapımı Mezeler, Taptaze Salatalar, Anne Köfteleri, Özel Soslu Tavuklar... Bir mangal'dan keyfinden beklediğiniz herşey bir siparişle kapınızda.


Menü seçiminizin hemen ardından; size özel, taze taze hazırlanan lezzetlerimiz ile Mangal Keyfinizde de size zahmet olmasın:)
Not: Lütfen menü siparişlerinizi 1 gün öncesinden veriniz. Çünkü etlerin sosla marine olup, lezzeti bünyelerine almak için biraz zamana ihtiyaçları oluyor. Şimdiden teşekkür ederiz.

31 Mayıs 2010 Pazartesi

YAZ GELDİ, BUZ GİBİ LİMONATALAR HAZIR...

Ev yapımı %100 doğal limonatalarımızdan denediniz mi?

28 Mayıs 2010 Cuma



Esayan Okulu Yilsonu Gosterisi Ziyafeti
Geçtiğimiz günlerde hem özel hayat hem de artık iş arkadaşımız "Madam Kürdan" ile birlikte Esayan Anaokulu Yılsonu gösterilerinin yemeklerini büyük bir keyifle hazırladık. Tüm yiyeceklerin silip süpürüldüğünü ve pek beğenildiğini görmek hepimizi pek bir mutlu etti. Afiyetler olsun, birlikte daha nice keyifli aktivitelere...
Pötikare Mutfak Ailesi

27 Mayıs 2010 Perşembe

Pratik, pek şık, pek dinamik
Özenli, özgün, özverili bir ekip,
Titiz, temiz, tertipli bir alan,
İyi niyetli, iyiliksever, ince bir yaklaşım,
Küçük bir mekanda büyük bir paylaşım,
Anında servis, aldığın herşey çok leziz
Rastgeldiysen bir kere unutamazsın uzun süre,
Enfes tatların hepsi bu şirin yerde
Marifetli ellerle girmişler bu işe,
Umut olmuşlar evde yemek pişiremeyen herkese
Tattıysan tatlılarından hele bir de tadı damağına takılmıştır bir kere
Farkı sıcaklıklarındandır alış buna sende
Anlatılmaz yaşanır Pötikare Mutfak Çekmeköy'de
Katıl bu samimi ortama haydi aç kalma sen de... :)
FULYA YALÇIN
Sevgili Fulya Hanım; bu güzel akrostiş için çok teşekkür ederiz, dün akşam verdiğiniz bu şiirle tüm ekibi ne kadar mutlu ettiniz bilemezsiniz...
Sevgilerimizle,
Pötikare Mutfak Ailesi

11 Mayıs 2010 Salı







Ayşe Peri...
Kendisi mutfağımızın en tatlı misafirlerinden. Her gelişinde bütün ekibi bir mıknatıs gibi kendine çekiyor. Bu nasıl bir güzelliktir... Ayhan Sicimoglu'nun da dediği gibi "Hastasıyız".

Geçtiğimiz günlerde kendisi 3 yaşına girdi. Doğumgünü pastasını ve yemeklerini çok büyük bir mutlulukla hazırladık.

Mutlu yıllar Ayşe Peri! Anne, babanla birlikte daha nice sağlıklı, mutlu, senin kadar tatlı yaşlar diliyoruz. İyi ki doğdun:)
Pötikare Mutfak Ailesi

18 Nisan 2010 Pazar

Potikare Mutfak Marşı

Potikare Mutfak sevgisi çığ gibi büyüyor. Misafirlerimizden Defne, Selen ve Mithat Potikare Mutfak için muhteşem bir şarkı bestelemişler. Bu şarkıyı bizzat kendilerinden dinleme şansını yakaladık ve sizlerle de paylaşmak istedik.
Sevgiler,
PM Ekibi

5 Nisan 2010 Pazartesi


FOTOĞRAFTAKİ OBJE NEDİR?



Yanıt: Pötikare'nin yaratıcı servis ekibi (Serkan ve Funda) tarafından yaratılan ve hızla uygulamaya konan, bahşişin kişiyeözel degil de genel olarak verilme amacı gudulerek üretilmiş, ücreti ödediginiz yerdeki masanın yanındaki duvarda asılı duran, calısanlara destek olma amaçlı, 1975 yılından kalma bir ALARKO çaydanlıktan bozma bir bahşiş saklama kutusudur. Haftada bir açılır, açılışı mutluluk dalgası yaratır...


Pötikare 'deki yeni tipbox'ın kurdele kesimi ile açılışı yapılırken...


PS: 1) "Tipping" Çin'de bir şehir adı değildir. 2) Bu çaydanlığın içinde özlediğimiz "TİPİTİP" sakızlardan çıkmaz. Anlayışınıza ve bahşişlerinize şimdiden teşekkür ederiz:)




11 Mart 2010 Perşembe

Ada Anaokulu Pötikare'de...

Bu hafta Salı günü "Ada Anaokulu" nun birbirinden tatlı 6 yaş sınıfı öğrencileri ve öğretmenleri ile çok keyifli bir öğlen yemeği yedik. Mutfağımız çocuk cıvıltıları ile doldu, sevgiyle yaptığımız yemekler bir çırpıda bitti. Bu "Ada Anaokulunun" mutfağımızda gerçekleştirdiği 2. aktiviteydi... Yine, yine bekleriz Ada okulu ve sevgili çocuklar...

14 Şubat 2010 Pazar

Sevgili Pötikare Misafirleri...
Şubat ayı "haftalık menümüzü" aşağıdaki gibidir... içine sevgimizi de katarak özenle hazırladığımız yemeklerimizi haftaiçi hergün sizlere ikram etmek için sabırsızlanıyoruz...

PAZARTESİ:
DOMATES ÇORBASI
MISIRLI PİLAV
FIRINDA ELMA DİLİMİ PATATES
SEBZELİ TAVUK ŞİŞ
SALATA

SALI:
SAFRANLI MERCIMEK CORBASI
BULGUR PILAVI + Garnitür
ORMAN KEBABI
CACIK ya da KOMPOSTO

ÇARŞAMBA:
EZOGELİN ÇORBA
BEZELYELİ HAVUÇLU PİLAV
SOSLU FIRIN BAGET
KEREVİZ SALATASI
GARNİTUR

PERŞEMBE:
YAYLA CORBASI
DOMATESLİ ERİŞTE
SEBZELİ KÖFTE
FIRINDA SOSLU ELMA DILIM PATATES
SALATA

CUMA:
EZOGELİN ÇORBASI
MEYVELİ PİLAV
MANTARLI - FESLEĞEN SOSLU TAVUK SOTE
GARNİTÜR
SALATA

Menülerimiz cep yakmayan fiyatlarla, sadece 10 TL...
Afiyetler Olsun, Pötikareli Günler...

1 Şubat 2010 Pazartesi


Çalışan insanın yemek bunalımı nedir, nasıl çözülür?


Bu bunalım pek fena bir şeydir." Akşama ne yemek pişirsem acaba" dan öte, adeta bir çaresizliğe dönüşebilir. Sabah’ın bir saatinde çıkıp akşam 7-8 de dönen çalışan insanın tenceresi bir türlü dolmaz. İlk akla gelen sorular ve çözüm arayışları;


-Evde pişirebilecek ne var? Hemen ne yapabilirim?

Maalesef ne kadar direnilse de acı tecrübelerle görülmüştür ki bir hevesle gani gani alınan sebzeler çürümüştür ve hatta dikkatle incelenirse üzerlerinde canlı oluşumlara bile rastlanabilir. Bunu fark edenler az miktarlarda almaya yönelir ve o pişen de da haftanın ortasına kadar bitiverir. Eve dönüşlerde yine market yolları gözükür. Market içinde ise kişiyi bir kararsızlık, bir sorular silsilesi beklemektedir. “Onu mu yapsam bunu mu”, “Evde acaba şundan var mıydı”, “Tost mu yapsaydık acaba?” “Bu almayı düşündüğüm şey kolay pişer mi?” Pişmez maalesef…
“Şöyle bir salata yapayım, yanına da bir tavuk” kulağa çok hoş gelir. Ama o salata bile insana eziyet olur, herşeyi yıka yıka, sirkeli sularda beklet. Zaten işten 7 bucukta gelinir, saat sekiz olur ve sadece salata hazır… Bazen haşlanmış konserve imdada yetişebilir ama bir süre sonra bunlar da ev yemegi olmamaya başlar, nerde bir etli yaprak sarma, bir ıspanak yemeği, bol sarımsaklı bir mantı, nerdeee bu pratik konserve yemekler...


- "Eee neden dışardan söylemiyorum da bu kadar uğraşıyorum?"

Bu alternatif insanın içini neşeyle, umutla doldurur bir anda. Alternatiflere bakılır hemen buzdolabının üstündeki magnet yığınından. Hamburger, pizza, dürüm? Ancak göbeğimiz bu olaya tepkilidir. 2 ay fast food tüketilince genelde insan kendine 2 soruyu sormaya başlar; "Nereye gitti bu maaş?" ve “Ben bu kadar kiloyu nasıl aldım?”.


-“Haftasonu 4 tencere yemek yapayım hafta içi uğraşmayayım!”

İşte orda bir durmak lazım; bir kere 2 kere ısıtılıp tekrar dolaba konan pilav artık pilav mıdır? İlk iki gün yapılan yemekler idare eder ama 3. gün yemeklerin tadı garipleşmiştir sanki. Bir de bütün bir cumartesi ve pazar gününü mutfakta geçirmek kolay mı?
Sonunda pes edilir ve hazır köfte harçlarına, hazır dönerlere, pratik ama lezzetsiz yemeklere muhtaç kalınır. Tüm bu süre zarfında çalışanların tek kurtarıcısı “annesi” imdada yetişmezse, bir süre sonra ağız tadından falan eser kalmaz. Bir süre sonra hayat yıkanmış paketlenmiş salata, makarna ve konserve üçgeninde geçmeye başlar. Kahvaltı da sadece sabahları yenen bir öğün değildir artık…

Tanıdık geldi değil mi? Biz de bu duyguyu pek yakından biliyoruz, nereden mi? Biz Pötikare Mutfak’ı neden açtık sanıyorsunuz:)
Çözüm önerimiz şu; Size zahmet olmasın… Ev sıcaklığında ve lezzetinde ev yemeklerini tüm bu aşamalara gerek kalmadan size sunmak istiyoruz. İçine sevgimizi kattığımız sıcak günlük set menülerimizle artık akşam yemekleriniz lezzetli, sağlıklı ev yemekleri olsun.
İster eve gitmeden mahallenin mutfağı; Pötikare Mutfak’a uğrayın. Günün stresini atın, keyifle günün menüsünün tadını çıkarın ya da bizi arayın kapınıza getirelim…


Bu bunalım da artık burada bitsin :)

Sevgilerimizle ve Afiyetle…
Pötikare Mutfak Ailesi

4 Ocak 2010 Pazartesi

Yeni yıl geldi…
"Bu yıl iyice eğlenin, kendinize gerçekten vakit ayırın, çakraları makraları boş verin doğaya açılın, karların üzerinde yuvarlanın, kardan adamın burnunu yiyin... perhizi bırakın… metroda turnikenin üzerinden atlayın… cep telefonunuzu kapatın… yağmur yağarken şemsiyenizi evde bırakın… festivale biletsiz girin… balığa limon sıkmayın… bir sabahı da köprü altında karşılayın…gözlüklerinizi, lenslerinizi atın… iki ayağınıza farklı çoraplar giyin… kredi kartınızla taksit maksit atlatmaya kalkmayın… vasıflarınızı ilk vestiyere bırakın, numarayı atın… dişçi randevularınızı iptal edin… ilaçlarınızı renklerine göre ayırın, “hangisi suda daha çabuk eriyor?”culuk oynayın… köpeğinizi azat edin, yine gelecektir… kedinizi salamazsınız ama tersi doğrudur… sahilde yürüyüş yapın, vapurlara öpücük yollayın… hemen bir tren yolculuğuna çıkın… laptop’ınızı çantasını koyun, dolaba kilitleyin, anahtarını kaynatın, suyunu için: sürmenaja birebirdir… pişman olacağınız şeyleri yapmaktan çekinmeyin… doğru bildiğiniz yoldan sapın, doğru yol yoktur, kısa ve uzun yollar vardır… kestirmeden gitmeyin… hiçbir yol sizi hızlandıramaz… kendi hızınıza kulak verin… yeni dostlar edinin, eskileri bırakın… gerçek dostlarınızsa zaten arkanızdan geleceklerdir… kimsenin ardından koşmayın, kimseyi peşinize takmayın…bol bol mola verin, dinlenmeden çalışılmaz… başkalarının misafiri olmayı, başkalarının aracını sürmeyi bırakın… artık kendi yolculuğunuza çıkın… bunu hak ediyorsunuz… yürümekle varılmaz, ama varanlar yürüyenlerdir!”

Her ne yaparsanız yapın, bu yıl Pötikare Mutfağa da bir misafir olun...
Sevgi ve Saygılarımızla… Mutlu Yıllar!